Peruk ve çıplaklık
![Resim](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi-v2k9ZkzfCS0lrCkgXupqaAtMb8y5mhbrgBmwPxpb5cN47D-zJoojDc-EPxidlawqLrZaS9TLVIfSoduaYi8b-zYDUEzrFeziidMp2FGVbxLZ5xSlzCQMla8iNYeSv3rJ67QrKbxCAfDb/w320-h320/peruk.jpg)
Lisedeki edebiyat öğretmenimle yıllar sonra bir şiir atölyesinde karşılaştım. O yıllarda resmi kurumlarda uygulanan kıyafet yasaklarından dolayı normalde başı örtülü olan öğretmenimiz derslere perukla katılır, sanırım bundan sebep öğrencilerden gelebilecek alaycı tavır ve söylemleri bertaraf etmek için fazlasıyla ciddi ve onu bizden ulaşılmaz bir uzaklıkta tutacak tavizsiz bir duruş benimserdi. Hele biri bir şey desin de, o en düzgün Türkçesi ve kurallara uygun telaffuzuyla cevabını veriversin. Kapıda bekleşen öğrencilerden olduğum için biliyorum; ders vakti geldiğinde dimdik ve ulaşılmaz duruşuyla, yanında yakınında dolaşıp kıpırdaşan çok sesli öğrenci topluluğunu hiç görmüyormuşçasına ve muhatap kabul etmeyerek doğruca ders anlatacağı sınıfa girer, bir güzel dersini anlatır, bitiş ziliyle birlikte masadaki kitaplarını kucakladığı gibi iki eliyle göğsüne bastırarak, sanki az önce konuşan, gülen, söz hakkı veren o değilmiş gibi, sert ifadesini takınarak hiç şaşmaz ve hizalı adımlarla ö...